DOLAR
Alış: 39.71
Satış: 39.87
EURO
Alış: 46.52
Satış: 46.70
GBP
Alış: 54.46
Satış: 54.87
Kayyum Riski, Vesayet Tartışması
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 30 Haziran’da görülecek kurultay iptali davasına odaklanmış durumda. Dava sonucunda mahkemeden “mutlak butlan” yani “geçersizlik” kararı çıkması halinde, partinin yeni yönetimi geçersiz sayılacak, genel başkanlık koltuğu tekrar Kemal Kılıçdaroğlu’na devredilecek. Bu olasılık, CHP içinde büyük bir kırılmaya yol açarken, Kılıçdaroğlu suskunluğunu SÖZCÜ gazetesine yaptığı açıklamalarla bozdu.
Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin iç tartışmalarına dair önemli mesajlar verdi ve gelişmelere dair kamuoyundaki merak edilen sorulara yanıt sundu.“Dava Benim Değil, Değişimcilerin Başlattığı Bir Süreç”
Kılıçdaroğlu, kurultayın iptali için açılan davanın kendi inisiyatifiyle başlatılmadığını net bir şekilde dile getirdi. “Bu davayı açan ben değilim. Değişimci delegelerin başlattığı bir yargı süreci var. Partiyi daha fazla tartışılır hale getirmemek için ifadeye de gitmedim. Ancak AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın ‘şaibeli kurultay’ söylemine yanıt verilmemesi partiyi bugünkü noktaya getirdi,” sözleriyle, süreçte aktif bir rol almadığını ve sorumluluk taşımak istemediğini vurguladı.
“Görevi Reddedersem Kayyum Riski Doğar”
Olası bir iptal kararı çıkması durumunda görevi kabul etmemesinin partiyi kayyuma götürebileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, “Mahkeme kararını tanımıyorum demek hukuken bir anlam ifade etmez. Görevi reddedersem, bu kez kayyum atanma riski ortaya çıkar. Böyle bir durumda da ‘13 yıl partiyi yönettin, neden sahip çıkmadın?’ diye sorarlar. CHP’nin kayyuma teslim edilmesine asla izin verilemez; bu partinin ruhu da buna izin vermez,” ifadelerini kullandı.
Özgür Özel’e Mesaj: “İsterse Arar, Görüşürüz”
Mevcut Genel Başkan Özgür Özel ile doğrudan bir temas kurmadığını belirten Kılıçdaroğlu, iletişim kapısını kapatmadığını da açıkça ifade etti: “Şu an konuşacak özel bir gündemimiz yok. Ancak kendisi ararsa tabii ki görüşürüm. Karar açıklandıktan sonra gerekirse ben de davet ederim, oturur konuşuruz. Partinin çıkarları her şeyin üstündedir.”
“CHP Vesayeti Kabul Etmez”
Kılıçdaroğlu, “görev yapamaz” ya da “vesayet altına girecek” eleştirilerine de net yanıt verdi: “CHP, vesayetle yönetilecek bir parti değildir. Ben bu partiyi 13 yıl boyunca yönettim, hiç kimse de kukla olmadı. Bu iddialar asılsız. CHP, Atatürk’ün kurduğu ve geleneği olan bir partidir,” diyerek partiye yönelik dış müdahale söylentilerini reddetti.
“Parti Barışmalı, Kırgınlıklar Onarılmalı”
Olası bir dönüşte nasıl bir yönetim anlayışını benimseyeceğine dair de önemli ipuçları veren Kılıçdaroğlu, parti içi barışın kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti: “Hiç kimse kinle, kırgınlıkla yol alamaz. Şimdi ayrışma değil, birleşme zamanı. Parti içindeki kırgınlıkları mutlaka onarmak zorundayız,” dedi.
Saral’ın Çıkışları AK Parti’deki Sessiz Rahatsızlığı Gözler Önüne Serdi
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’ın sosyal medya paylaşımları ise AK Parti’de uzun süredir var olan ve alttan alta konuşulan iç huzursuzlukları gün yüzüne çıkardı. Özellikle gazeteci Fatih Altaylı’ya yönelik “Suyun ısınıyor” ifadesi, sadece kamuoyunda değil, parti içinde de ciddi rahatsızlığa sebep oldu. Bu çıkışlar, “Erdoğan yalnız mı bırakılıyor?” sorusunu da yeniden gündeme getirdi.
‘Toparlanma’ Çağrısı mı, Yoksa Kişisel Serzeniş mi?
Artan tepkiler üzerine Saral, birkaç gün sonra yaptığı yeni bir paylaşımda bu kez AK Parti tabanına sert eleştiriler yöneltti. “Liderimizin etrafında toplanılmıyor, herkes ortalara sinmiş” ifadeleri, kulislerde kimilerine göre bir toparlanma çağrısı, kimilerine göre ise kişisel bir kırgınlık ve sitem olarak yorumlandı. Parti kulislerinde, Saral’ın bu tweetinin Erdoğan’a sahip çıkma çağrısından çok, kendi yalnızlığına dair bir yakınma olduğu konuşuluyor.
Üsteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz.
Yorumlar
Yorumlar (Yorum Yapılmamış)
Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.